10 Ocak 2010 Pazar

En bilinmeyen hastalık

Uzunmehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesi'nde iki yıl önce hizmete giren 'Uyku Hastalığı Polikliniği' vatandaşların 'uyku hastalığı'nı tespit ediyor. Uyku Apne Sendromu'na maruz kalan vatandaşlar, farkında olmadıkları hastalık nedeniyle sorunlar yaşıyor.

Hastalık hakkında bilgi edinen vatandaşlar ise ileri yaşlara kadar uzanan hastalıkla mücadele etmek için tedavi yöntemlerini izliyor. Poliklinikte bir gece sabaha kadar misafir ettikleri hastalarının hareketlerini gece boyunca canlı olarak izlediklerini ifade eden poliklinik doktoru Abdülkadir Erbağcı, hastalığı toplumda yüzde 1 ila 4 olarak tahmin ettiklerini belirtti.

Uykuda solunum problemlerini tespit ederek akciğer hastalığı bulgularına eriştiklerini ifade eden Erbağcı, "Hastalarımızı uykuya yatırıp hastalığı ölçüyoruz. Bizim özellikle üzerinde durduğumuz konu hastalarımızın uykuda yaşadıkları sorunları ve solunumsal olaylar ile bazı hastalıkları tespit etmek. Uyku Apne Sendromu, uykuda solunum bozukluğu hastalığı gibi değişik isimlerle anılan hastalık. Hastalığın toplumda yüzde 1 ila 4 arasında gözüktüğü tahmin ediliyor. Neredeyse astım hastalığına yakın oranda uyku hastalığı var. Burada kast ettiğimiz uyku değil. Daha çok akciğer hastalığı yüzünden uykuda solunum problemini tespit etmek" dedi.

"AMAÇ, FARKINDALIĞI ARTIRMAK"

Geceleri daha iyi uyuyamayan, uykuda solunum duraksaması yaşayan, sürekli uyanan ve kötü uyku profiline uygun insanlarda 'uyku hastalığı' olabilme ihtimalinin yüksek olduğunu dile getiren Dr. Abdülkadir Erbağcı, amacın farkındalığı artırmak olduğunu söyledi. Gün boyunca aşırı uykusuzluk çeken insanların polikliniğe başvurması gerektiğini dile getiren Dr. Erbağcı, şöyle devam etti:

"Geceleri, daha iyi uyuyamayanlar, uykuda sorun yaşayanlar, uykuda solunumları duranlar, sürekli uyanan insanlar, kötü uyku profiline uygun olan insanlar sabahleyin zor kalkıyorlar. Uyanmada güçlük çekiyorlar. Baş ağrısı duyuyorlar ve gün boyunca uyku hali oluşuyor.

Geceleri aşırı horlaması olan, tanıklı solunum kesikliği yaşanan, sabahları zorla uyanan sürekli uyku hali olan insanlarda bu testi yapmamız gerekiyor. Toplumda yüzde 1 ila 4 oranında görülen hastalığa karşı ciddi bir tespit yöntemi gerekiyor. Hastayı bir gece laboratuarda misafir ediyoruz. Hastalarımıza tedaviden önce alkol almamasını öneriyoruz. Tespit ettiğimiz hastalarımıza cihaz bağlayarak onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Hastalarımızın el ve ayak hareketlerini, solunum fonksiyonlarını, çene hareketlerini, göğüs ve karın kaslarının hareketlerini kaydediyoruz. Tedavide bazı hastalarda sadece ilk gece sendromu yaşanıyor. Hastalar ilk 15 dakika boyunca rahat bir şekilde uyuyor. Vücutlarına bağlanan elektrotlar uykularına neden olmuyor.

Aynı zamanda infrared kamera ile görüntülüyoruz. 7-8 saat kayıt yapıyor. Bilgisayardan pek çok parametreyi görebiliyoruz. Laboratuarda iki yatak var ve bu nedenle en fazla 2-4 hastaya ulaşabiliyoruz. Büyük merkezlerde 1-1.5 aya yakın sıra beklendiğini biliyoruz. Bu arada derneklerimiz uzmanlarımızı eğiterek laboratuar sayısının arttırılması hedefleniyor."

"KIRMIZI IŞIKTA BEKLERKEN UYUYANLAR VAR"

Hastalığın genellikle kilo sorunu olan ve kısa boylu insanlarda yaşandığını anlatan Erbağcı, zayıf ve uzun boylu insanlarda da uyku hastalığı olduğunu belirtti. Doktor Erbağcı hastalık hakkında tedavi yöntemlerini anlatırken ilginç bir noktaya işaret etti. İnsanların kırmızı ışıkta beklerken dahi uyuduğuna değinen Erbağcı, kaza yapan yolcu otobüslerindeki insanların 'şoför uyuyordu' gibi sözlerinin, hastalığın belirgin ancak bilinmeyen bir yönünü de ortaya koyduğunu dile getirdi. Erbağcı, "Öyle bir an oluyor ki kırmızı ışıkta beklerken bile uyuyanlar var. Araç kullanırken uyuyorlar, ağır iş makinesi kullanırken uyuyorlar. Uykuları geldiği zaman ciddi iş kazaları ve trafik kazaları meydana geliyor. Bu da hayatı tehdit eder hale geliyor. Genelde hastaların büyük çoğunluğu kilo sorunu olan kısa boyunlu hastalarımız. Bunlar da olay daha sık görülüyor. Tabi zayıf, ince ve uzun boylu hastalarda uyku apnesi yok değil. Geceleri sık, sık otobüs devrilmelerinin meydana getirdiği kazalarda 'Şoför uyuyordu' ifadesini çok duyduğumuz için sanırım o insanlarda da bir uyku problemi, uyku apnesi olduğunu düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

ABD'DEKİ ZORUNLU YÖNTEM


Meydana gelen trafik kazalarının, uyku hastalığı nedeniyle oluştuğunu söyleyen Abdülkadir Erbağcı, hastalığın insanların hayatını tehdit eder hale geldiğini anlattı. Amerika Birleşik Devletleri'nde ağır iş makinesi kullanan operatörlere uyku hastalığı testi yapıldığını anlatan Erbağcı, bu testin de zorunlu tutulduğunu söyledi.

Eski Bakan Mustafa Taşer'in da uyku hastalığı nedeniyle kazada yaşamını yitirdiğini hatırlatan Abdülkadir Erbağcı şunları kaydetti:

"Bazı ülkelerde özellikle ABD gibi ülkelerde ağır iş makinesi kullanacak olanlara test uygulanıyor. Ve bu test zorunlu tutuluyor. Böylelikle iş kazalarının oranının düşmesi planlanıyor. Eski Bakan Mustafa Taşar'da da, uyku apnesi vardı ve o da kazaya gitti. Bu hastalık vatandaşların sosyal hayatlarına da etki ediyor. Televizyon başında bir şekerleme yapılırsa kimseye zarar vermeyebilir ama araç kullanırken uykunuz gelirse, kaza yaparsanız bir çok insana sorumluluk yüklemiş oluyorsunuz.

Gece boyu sık uyanıyorsanız, uykuda terliyorsanız, ağzınız kuruyorsa, sık uyku pozisyonu değiştiriyorsanız, uyandığınız zaman yorgun, bitkin hissediyorsanız, gün boyunca uykunuz geliyorsa, oturduğunuzda uykuya dalıyorsanız mutlaka uyku laboratuarına gelip bu testi yaptırmanız gerekiyor. Uyku hastalığı sinsi bir hastalık ve yıllarca sürüyor.

Yaşlandığınızda vücuttaki kasların gevşemesine bağlı olarak şikayetler daha da çok artıyor. Yapılan araştırmalarda, uyku hastalığı olan insanlarda kalp krizi ve felç riski normal insana göre yüzde 50-60 daha fazladır. Bu hastalık hem iş başarınızı etkiler, aile hayatınızı, çevre ilişkilerinizi etkiler, araç kullanırken kaza yapmanıza etkili olabilir. Ayrıca uzun vadede kalp krizi gibi ciddi hastalıklara neden olarak yaşam konforunuza neden olabilir. Bizim amacımız farkındalığı artırmak. İnsanların, hastalığın farkına varmasını sağlamak ve tedavilerini sağlamak. Hem de oluşabilecek trafik kazalarını önlemek."

Uzmanlar, cinsel iktidarsızlığın bile uyku apnesinden kaynaklandığının tespit edildiğini bildiriyor.

0 yorum: